S
Alfabe Tarihçe
Ermenice Hint Avrupa dil ailesine ait bir dildir. Ermenistan ile yakın coğrafyaları olan İran ve Türkiye’de yaşayan Ermenilerle, yaşam alanlarının uzağında yerleşik Ermenilerce kullanılmaktadır. Bahsi geçenlerin yanında, ağırlıklı olarak Rusya, Fransa, ABD ve Lübnan vb. ülkelerde yaşayan Ermenilerin, sayıca Ermenistan'da yerleşik olanlardan daha fazla olduğu bilinmektedir.
1800’lü yıllara kadar edebiyat dili olarak kullanılan dil Klasik Ermenice olarak adlandırılmaktadır. Sonraki dönemlerde Doğu Ermenicesi ve Batı Ermenicesi olarak bilinen iki farklı lehçesi gelişmiştir. Doğu Ermenice lehçesi, Ermenistan ve yakın çevresinde kullanılan lehçedir. Batı Ermenicesi ise Ermenistan ve İran dışındaki bölgelerde yaşayan Ermenilerce kullanılmaktadır. Ülkemizde de kullanılan Batı Ermeni lehçesi, UNESCO tarafından yıllık olarak yayınlanan Tehlikede olan Dünya Dilleri Atlasında yapılan sınıflandırmada yer almaktadır.
Ermeni Edebiyatının gelişmesi, uygun bir alfabenin kullanılması ile başlamıştır. Dile uygun bir alfabe bulmak isteyen Aziz Mesrop Maştots ve öğrencileri, farklı dillerdeki el yazmalarını incelemiş ve 405 yılında Ermeni harflerini, Ermeni Alfabesini ortaya koymuşlardır. Bu sayede Ermeni kültür-sanat hayatı hızla gelişme göstermiştir. Bunun yanında Grapar (Grabar) adıyla bilinen, Eski Ermenice olarak yazılmış olan eserler, günümüzde sadece bazı din adamlarınca kullanılmaktadır. Edebiyat dilinin gelişmesinin bir başka önemli sonucu ise Doğu Ermeni Lehçesi ile Batı Ermeni lehçesi arasındaki ayrımın daha da belirginleşmesi söz konusu olmuştur. Yakın br geçmişe kadar Farsçanın bir lehçesi olduğu düşünülen Ermenice'nin aslında özgün bir Hint-Avrupa dili olduğu anlaşılmıştır. Günümüzde, basılı yayın organlarında, kiliselerinde, Ermeni okullarında kullanılan bir bir dildir.
Dilin ve kullanılan alfabenin en ilginç yönü ise, alfabeyi icat eden ya da oluşturan kişinin tam olarak kim olduğunun bilinmesidir. Dünya üzerindeki alfabeler üzerinde bu özelliği taşıyan tek alfabedir. Bu alfabenin ülkemiz açısından önemi ise, Osmanlı döneminde basılan ilk kitabın Ermeni alfabesi ile basıldığının öne sürülmesinden ileri gelmektedir. Dolayısıyla Türk coğrafyasında kullanılan alfabelerden birisi olarak kayıtlara geçmiş bulunmaktadır. Birçok tarihi belgenin ve çeşitli eserlerin kaydedildiği bir dil ve alfabe olmuştur. Türkçe ve Ermenice dillerinden birbirine geçen ve halen kullanılan birçok kelime olduğu da bilinmektedir. Bunun yanında, 19 yüzyıldan kalma Ermenice harflerle basılmış Türkçe eserler ve süreli yayınlar olduğu bilinmektedir.